-
1 i stopped you for speeding
aşırı hız yüzünden durdurdum sizi. -
2 i stopped you for speeding
aşırı hız yüzünden durdurdum sizi. -
3 overdrive
n. aşırı hız düzeni————————v. aşırı hız yapmak, büyük vitesle gitmek* * *1. yüklen (v.) 2. otomatik dördüncü vites (n.) -
4 overspeed
n. aşırı hız————————v. aşırı hız yapmak -
5 overspeed
n. aşırı hız————————v. aşırı hız yapmak -
6 speeder
n. hızlandırıcı, sürat regülatörü, hız yapan sürücü, aşırı hız yapan sürücü* * *hızlandırıcı -
7 speedster
n. aşırı hız yapan sürücü, hız yapan sürücü -
8 speedster
n. aşırı hız yapan sürücü, hız yapan sürücü -
9 overdrive
overdrive, overdrayv, asiri hiz düzeni, yüksek hiz vitesi -
10 Geschwindigkeitsüberschreitung
Geschwindigkeitsüberschreitung f <Geschwindigkeitsüberschreitung; Geschwindigkeitsüberschreitungen> aşırı hızDeutsch-Türkisch Wörterbuch > Geschwindigkeitsüberschreitung
-
11 excès
-
12 tolérer
-
13 скорость
жhız, sürat (-ti)переключи́ть ско́рость — авто vitesi değiştirmek
идти́ с превыше́нием ско́рости — aşırı hızla gitmek
у э́того су́дна ско́рость хо́да небольша́я — bu geminin yolu az
со ско́ростью све́та — ışık hızıyla
со ско́ростью сто киломе́тров в час — saatte yüz kilometre hızla
-
14 بأس
بَأْس1. yılgıAnlamı: korku, dehşet2. haşyetAnlamı: korku, korkma3. azapAnlamı: dünyada günah ışlemiş olanlara ahirette verilecek ceza, çok büyük sıkıntı4. hüsranAnlamı: zarar, ziyan5. beisAnlamı: kötülük, zarar6. dokuncaAnlamı: kötülüğe yol açan, sağlığı bozan şey, zarar7. erkeAnlamı: ış başarma gücü, enerji8. erkeklikAnlamı: erkekçe davranış, yiğitlik9. havilAnlamı: hevl, korku10. yılgınlıkAnlamı: yılgın olma durumu11. gaileAnlamı: sıkıntı, dert, keder, üzüntü12. pervaAnlamı: çekinme, sakınma, korku13. endişeAnlamı: tasa, kaygı, kuşku, korku14. enerjiAnlamı: maddede var olan ve ısı, ışık biçiminde ortaya çıkan erke, güç15. işkenceAnlamı: eziyet16. eziyetAnlamı: aşırı güçlük ve sıkıntı, üzgü17. elemAnlamı: dert, acı18. kahırAnlamı: derin üzüntü ve acı19. kabadayılıkAnlamı: kabadayı olma durumu20. ehliyetAnlamı: yeterlik, uzluk, belge. ehliyetname21. kahramanlıkAnlamı: kahraman olma durumu, yiğitlik22. güçAnlamı: fizik, düşünce ve ahlâk bakımından bir etki yapabilme, kuvvet23. mertlikAnlamı: yiğitlik, erkeklik24. korku25. ezinçAnlamı: şiddetli acı ve sıkıntı, azap26. ezintiAnlamı: korku veya heyecan sebebiyle duyulan eziklik, sıkıntı27. ürküntüAnlamı: ürkme duygusu, tevahuş28. acımaAnlamı: acımak işi29. ezaAnlamı: üzme, sıkıntı verme30. erkAnlamı: bir işi yapabilme gücü, kudret, iktidar31. sakıncaAnlamı: sakınmayı gerektiren durum32. panikAnlamı: ani dehşet duygusu, büyük korku33. ziyanAnlamı: zarar34. yiğitlikAnlamı: yiğit olma durumu35. acı36. ağrıAnlamı: şiddetli ve sürekli bir acı37. canAnlamı: güç, kuvvet38. hızAnlamı: bir hareketten doğan güç, şiddet, güç, takat39. hâlAnlamı: güç, kuvvet, takat40. dermanAnlamı: güç, takat, mecal
Перевод: со всех языков на турецкий
с турецкого на все языки- С турецкого на:
- Все языки
- Со всех языков на:
- Все языки
- Английский
- Немецкий
- Турецкий